Migren şiddetinin eser element ve ağır metal düzeyleri ile ilişkisi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Yozgat Bozok Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Cerrahi Tıp Bilimleri, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2024

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: VENHAR İKİZ

Danışman: Sevilay Vural

Özet:

AMAÇ VE HİPOTEZ: Sık görülmesi, oluşturduğu dizabilite ve yüksek acil başvuru sayıları nedeniyle migren önemli bir sağlık problemidir. Yapılan çok sayıda çalışmaya rağmen patofizyolojisi net olarak tanımlanamamıştır. Migrene bağlı dizabilite hastalık şiddetinin bir göstergesidir. Migren Dizabilite Değerlendirme Ölçeği (MIDAS) bu amaçla kullanılan, geçerliliği kanıtlanmış bir yöntemdir. Eser element ve ağır metal (EEAM) düzeylerinin baş ağrısı ile ilişkili olduğu bilinmektedir. Migren patofizyolojisinde EEAM düzeylerinin yeri ise henüz net olarak ortaya konmamıştır. Çalışmamızda akut migren ataklı hastaların EEAM düzeylerini belirlemeyi ve MIDAS başta olmak üzere migren şiddeti ile ilgili parametrelerle ilişkisini göstermeyi amaçladık. YÖNTEM: Çalışma Yozgat Bozok Üniversitesi Acil Servise akut migren atak ile başvuran 60 hasta ve 60 sağlıklı kontrol olmak üzere 120 katılımcıyla gerçekleştirildi. İndüktif olarak eşleşmiş plazma kütle spektrometresi tekniğiyle tam kanda 7 ağır metal (arsenik, kadmiyum, kobalt, kurşun, cıva, nikel, kalay) ve 8 eser element (antimon, krom, bakır, demir, magnezyum, manganez, molibden, çinko) düzeyleri ölçüldü ve veriler gruplar arasında karşılaştırıldı. İstatistiksel anlamlılık için p değeri <0,05 kabul edildi. BULGULAR: Çalışmada tüm katılımcılar için yaş medyan değeri 27 (22-40) yıl olarak bulundu. Cinsiyet dağılımı 30/70 erkek/kadın şeklindeydi. Hasta ve kontrol grubu yaş, cinsiyet, sigara kullanımı ve vücut kitle indeksi açısından benzerdi (sırasıyla, p = 0,877; 1,0; 0,852 ve 0,428). Cinsiyetler arasında atak süresi, Visual Analog Scale (VAS) skoru, son üç aylık dönemdeki atak sayısı açısından anlamlı fark bulunamamışken (sırasıyla, p = 0,385; 0,876 ve 0,389), kadınların daha yüksek MIDAS skoruna sahip olduğu görüldü (p = 0,038). Ancak MIDAS dereceleri arasında cinsiyet etkisi tespit edilmedi (p = 0,139). Hastaların cinsiyet ve son üç ay içerisindeki atak sayısının MIDAS skoru ile korelasyon gösterdi (sırasıyla, p = 0,04 ve 0,004). MIDAS derecesi ile atak sıklığı arasındaki ilişki istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p = 0,003). Yaş, vücut kitle indeksi, sigara içiciliği, eğitim durumu, VAS skoru, atak süresi, aura varlığı, tanı alma yaşı ve hastalık süresi ile MIDAS skoru arasında anlamlı bir korelasyon tespit edilemedi (sırasıyla, p = 0,19; 0,26; 0,44; 0,58; 0,52; 0,98; 0,88; 0,25 ve 0,39). Hasta grubunda arsenik, kobalt, kurşun, nikel, kalay, antimon, krom, bakır, demir, magnezyum, manganez ve çinko kan düzeyleri artmış (sırasıyla, p <0,001; 0,026; 0,038; 0,182; 0,003; 0,003; <0,001; 0,011; 0,027; 0,001; <0,001 ve <0,001), molibden düzeyi azalmış (p <0,001) ve kadmiyum düzeyi değişmemiş olarak bulundu (p = 0,535). EEAM düzeyleri ile migren şiddeti arasındaki ilişkiye bakıldığında arsenik, kadmiyum, kobalt, kurşun, nikel, kalay, antimon, krom, bakır, demir, magnezyum, manganez, molibden ve çinko düzeyleri ile MIDAS skoru ve derecesi arasında anlamlı ilişki yoktu (sırasıyla, p = 0,70; 0,35; 0,48; 0,26; 0,54; 0,94; 0,21; 0,90; 0,93; 0,25; 0,30; 0,63; 0,27 ve 0,54). Auralı migren grubunda sadece kalay ile MIDAS derecesi arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif yönlü korelasyon tespit edildi (p = 0,03). Aurasız migren grubunda da MIDAS skoru ve derecesi ile anlamlı ilişki yoktu. SONUÇ: Çalışmamız EEAM düzeyleri ile dizabilite arasındaki ilişkiyi açıklayan ilk çalışmadır. Migren hastalarında EEAM düzeyleri değişiklik gösterse de bu değişimlerin migren şiddeti ile ilişkisi tespit edilememiştir. Ancak mevcut sonuçlarımız genelleme yapmak için yetersiz olduğundan daha geniş örneklemli ve çok merkezli çalışmalara ihtiyaç vardır. Anahtar kelimeler: migren, migren şiddeti, eser element, ağır metal, MIDAS